Siyasi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Siyasi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Cevdet Yılmaz


Cevdet Yılmaz, ODTÜ Kamu Yönetimi Bölümünü birincilikle bitirdi. Yüksek lisansını ABD Denver Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümünde, doktorasını Bilkent Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümünde tamamladı.

Başbakanlık DPT Müsteşarlığı, AB ile İlişkiler Genel Müdürlüğü görevlerini yürüttü. Ulusal Ajans, ATAUM ve Sümer Halı'da Yönetim Kurulu üyeliklerinde bulundu.

23, 24, 26 ve 27. Dönemde Bingöl, 25. Dönemde Diyarbakır Milletvekili seçildi. Parlamentolararası Birlik (PAB) Türk Grubu Başkanlığı yaptı. 60. Hükûmette Devlet Bakanı; 61, 62 ve 64. Hükûmetlerde Kalkınma Bakanı, 63. Hükûmette Başbakan Yardımcısı olarak görev aldı. AK PARTİ MKYK Üyesi, Tanıtım ve Medya, Dış İlişkiler ve Ekonomi İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı oldu. 2020 yılı Kasım ayından bu yana TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanlığı görevini sürdürmektedir.

Çok iyi düzeyde İngilizce bilen Yılmaz, evli ve 2 çocuk babasıdır.

Sinan Oğan


Iğdır’ın Melekli Beldesi’nde 1967 yılında dünyaya geldi. Çiftçi bir ailenin en küçük çocuğuydu. Çocukluğu Aras’ın kıyısında Türk dünyası hasretiyle geçti.

İlk ve orta öğrenimini Iğdır’da tamamlayan Oğan, zor şartlarda hem çobanlık yapıp, hem çeşitli işlerde çalışıp hem de temel eğitimini Iğdır’da tamamladı.

1989 yılında Marmara Üniversitesi İşletme bölümünden mezun oldu. Aynı üniversitede, 1992 yılında Mali Hukuk/Bankacılık alanında “Azerbaycan’da Ekonomik ve Mali Sektörün Yapısal Analizi” başlıklı tez ile yüksek lisansını tamamladı. Daha sonra 2009 yılında, Moskova Devlet Uluslararası İlişkiler Üniversitesi MGİMO’da Uluslararası İlişkiler ve Siyaset Bilimi bölümünden doktora derecesini aldı.

Üniversite hayatı boyu Türk dünyasının sesi olmayı ihmal etmedi. Sovyet Rusya’nın Türk dünyasına karşı saldırıları devam ettiği sırada, 20 Ocak Katliamı sebebiyle Taksim Meydanı’nda Türkiye’nin en büyük mitingini düzenleyen o genç; Sinan Oğan’dı.

Ebulfez Elçibey ile ilk görüşmesini Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği dağılmadan gerçekleştiren Oğan, Azerbaycan’ın bağımsızlığı sonrasında bir süre Elçibey’in Cumhurbaşkanlığı ofisinde çalıştı.

1992 ile 2000 yılları arasında Azerbaycan’da Türk Dünyası Araştırmaları Vakfı Türk Dünyası İşletme Fakültesi’nde Dekan Vekilliği ve Öğretim Görevlisi olarak çalıştı. Aynı dönem TİKA Azerbaycan temsilciliği görevini de eş zamanlı yürüttü.

Günümüzde ülkemizin en önemli stratejik analiz ve düşünce kuruluşlarından birisi olan TÜRKSAM’ı 2004 yılında kurdu ve kurumun başkanı olarak ekranlarda yer almayı sürdürdü. Kurum bünyesinde halen ekonomi, dış ilişkiler ve güvenlik sorunlarına dair ulusal düzeyde etkisi bulunan araştırma çalışmalarına devam edilmektedir.

2006 yılından itibaren MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ye dış politika ve güvenlik konularında hazırladığı rapor ve analizlerle bilgi desteği sağlayan Oğan; Sayın Devlet Bahçeli’nin davetiyle 2011 tarihinde memleketi Iğdır’dan milletvekili adayı gösterildi. AKP ve HDP’yi ezici bir şekilde geçerek Milliyetçi Hareket Partisi’nin 2011 yılı seçimlerinde birinci olduğu tek ilden vekil seçilerek meclise girdi.

2015 yılında Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkan adaylığını açıkladı. Mahkemece iptal edilen kurultay çalışması sonrası partisinden 2 defa ihraç edildiği halde gelen tekliflere rağmen herhangi bir partiye geçiş yapmadı, yeni bir parti de kurmadı. Partisine ve mücadelesine sadık kalacağını açıkladı.

Güncel olarak hem TÜRKSAM Başkanlığı görevini sürdürmekte ve hem de son dönemdeki siyasi çalışmalarına Türk milliyetçiliği ülküsü doğrultusunda ve Türk milliyetçilerini cumhurbaşkanı adaysız bırakmayacağını ifade ederek devam etmektedir.


Muhammed Ali Fatih Erbakan


1 Ocak 1979 tarihinde doğan Dr. Fatih Erbakan, Milli Görüş Lideri merhum

Prof Dr. Necmettin Erbakan’ın 3. çocuğudur.

Muhammed Ali Fatih Erbakan, ortaokul eğitimini Ankara Merkez İmam Hatip Ortaokulu’nda tamamlamıştır. Lise eğitimini ise Ankara Ayrancı Lisesi’nde tamamlamıştır. Daha sonra Başkent Üniversitesi Elektrik-Elektronik Mühendisliği bölümünü üstün başarıyla bitirmiştir. Yüksek lisans için İngiltere’ye gitmiş fakat annesi merhume Nermin Erbakan’ın vefatı dolayısıyla dönmek zorunda kalmış ve lisans eğitimini aldığı Başkent Üniversitesi Elektrik-Elektronik Mühendisliği bölümünde yüksek lisans eğitimini tamamlamıştır. Aynı üniversitede Yönetim ve Organizasyon dalında doktora eğitimini alarak, DR. ünvanı almıştır.

Milli Gençlik Vakfı, Anadolu Gençlik Derneği, Fazilet Partisi ve Saadet Partisinin özellikle gençlik çalışmalarında aktif görevler almıştır.

Merhum liderimiz Prof. Dr. Necmettin Erbakan hocamızın vefatı sonrası, adına kurduğu Prof. Dr. Necmettin Erbakan Vakfı’nın Mütevelli Heyeti Başkanlığını yürütmektedir.

23 Kasım 2018 Cuma günü 99 Kurucular Kurulu üyesi ile birlikte Yeniden Refah Partisi'ni kurmuştur.

İyi derecede İngilizce bilen Dr. Fatih Erbakan, evli ve iki çocuk babasıdır.

Mansur Yavaş


23 Mayıs 1955’te Ankara, Beypazarı’nda doğmuştur. Avukat, siyasetçi ve Ankara Belediye Başkanı’dır.

İlk, orta ve lise eğitimini Beypazarı’nda tamamlayan Yavaş, 1983 yılında İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun olmuştur. Askerliğini savcı olarak yapmış ve 13 yıl Beypazarı’nda serbest avukat olarak çalışmıştır.

Siyasete ilgisi gençlik yıllarında başlamış ve onu 1989-1994 yılları arasında Beypazarı Belediyesi Meclis üyesi yapmaya yönlendirmiştir. Bu ilgi kendisinin, 1999-2009 yılları arasında da iki dönem Beypazarı Belediye Başkanı seçilmesine sebep olmuştur.

Mansur Yavaş, Beypazarı ilçesinin görünümünü değiştiren geniş bir proje yelpazesine imza atmıştır. İlçenin yaşam standartlarında, turizminde, sosyal hayatında ve altyapı hizmetlerinde yaptığı olumlu değişiklikler ile beraber kırsal üretime de büyük önem vermiştir. Beypazarı’nın uluslararası festivallere katılması sağlarken,  bina restorasyonlarındaki girişimleri ile ilçenin konaklama kapasitesini arttırmıştır. Yöresel lezzetlerin tanıtımıyla Beypazarı ve başkent turizm açısından önemli bir değer haline gelmiş ve bölgede sürdürülebilir istihdamı sağlamıştır.

Tarihi Beypazarı köşklerinin restorasyonu ve binlerce yıllık Beypazarı tarihini koruma çalışmalarıyla Türk Dil Kurumu tarafından Türkçeyi koruma onuruna verilen “2001 Yılının En İyi Yerel Yöneticisi”, doğa savaşçılarının “Çevre Ödülü” gibi ödüller almış ve 24 Eylül 2004 tarihinde TÜSİAV – Türk Sanayici ve İşadamları Vakfı tarafından “Yılın Belediye Başkanı” seçilmiştir.

2009, 2014, 2019 yerel seçimlerinde Ankara Büyükşehir Belediyesi Başkanlığı’na aday olmuş ve 2019 yerel seçimlerinde Cumhuriyet Halk Partisi’nden Belediye Başkanı seçilmiştir.

Göreve başladıktan sonra, yönetimde; Türkiye’de bir ilk olan şeffaf belediyecilik modeli oluşturmuş, bunun için belediye meclisi toplantılarını ve ihaleleri canlı yayınlatmaya başlamış, hatta kar küreme araçlarına dahi kameralar yerleştirilmesini sağlayarak plaka takip sistemi kurdurmuştur.

“Beypazarı Modeli”nin mimarı olarak da tanınan Ankara Belediye Başkanı Mansur Yavaş, “sosyal belediyecilik” anlayışını ortaya koymuştur. Üniversiteler, hastaneler, kamu ve sivil toplum kuruluşlarının desteğini toplayarak Ankara’da bir dayanışma ağı oluşturmuştur. Özellikle dar gelirli ailelere yönelik sosyal yardım projelerine büyük önem veren Yavaş, koronavirüs salgını sırasında birçok proje ve uygulamaya da öncü olarak imza atmıştır. Bu sebeple de, çok sayıda uluslararası ödüle aday gösterilmiştir.

9 Aralık 2020’de Uluslararası Şeffaflık Derneği tarafından “9 Aralık Dünya Yolsuzlukla Mücadele Günü” kapsamında “2020 Şeffaflık Ödülü” ne layık görülmüştür.

Evli ve iki çocuk babasıdır.

Ekrem İmamoğlu

1970 yılında Trabzon'un Akçaabat ilçesi Cevizli köyünde doğdu. Trabzon Lisesi’nden mezun oldu. İstanbul Üniversitesi İngilizce İşletme Bölümü’nü bitirdi. Lisans eğitiminin ardından aynı üniversitede İnsan Kaynakları Yönetimi Yüksek Lisans eğitimi aldı.

Okul yıllarında amatör olarak futbol oynadı. Trabzonspor Futbol Kulübü, Trabzonspor Basketbol Kulübü ve Beylikdüzüspor Kulübü’nde yöneticilik yaptı.

1992 yılında, henüz yüksek lisans öğrencisiyken aile şirketinde çalışmaya başladı. Ardından grup şirketlerinin yönetimini üstlendi; konut ve kentsel planlama projeleri yürüttü. Bu aşamalarda karşılaştığı yerel siyaset kaynaklı sorunların çözümü amacıyla siyasete girmeye karar verdi.

2009 yılında Cumhuriyet Halk Partisi’ne (CHP) katıldı, Beylikdüzü İlçe Örgütü’nün üyesi oldu. O yıl yapılan yerel seçimin ardından CHP Beylikdüzü İlçe Başkanlığı’na seçildi.

Beş yıl boyunca ilçe örgütünü büyüten ve aktif hale getiren bir ilçe başkanlığının ardından, 2013 sonunda ön seçimle CHP Beylikdüzü Belediye Başkan adayı gösterildi. 30 Mart 2014 yerel seçimlerinde Beylikdüzü Belediye Başkanı oldu.

2014 - 2019 yılları arasında Beylikdüzü ilçesinin çehresini değiştiren çok sayıda projeyi hayata geçirdi. İlçenin sosyal yaşamında, altyapı hizmetlerinde ve hayat standartlarının yükseltilmesinde gösterdiği başarılar, 31 Mart 2019 yerel seçimlerinde Ekrem İmamoğlu'nu Millet İttifakı’nın CHP İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı olmasıyla sonuçlandı.

Üç aylık kısa sürede, etkili bir kampanya yürüten İmamoğlu, yüzde 48.82’lik oy oranıyla İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı seçildi. Ancak iktidar partisinin itirazları sonucu İmamoğlu’nun belediye başkanlığının 18. gününde YSK, daha önceki içtihatlarına aykırı bulunan bir kararla sadece İBB Başkanlığı seçimlerini ve verdiği mazbatayı iptal etti. YSK, 6 Mayıs 2019 tarihinde iptal ettiği seçimin 23 Haziran 2019’da yenilenmesine karar verdi.

Aynı günün akşamı, Beylikdüzü Yaşam Vadisi’nde yaptığı tarihi konuşmayla yeni seçim kampanyasına başladı. Kampanya Türkiye'de adalet ve demokrasi mücadelesinin sembolü haline geldi. 23 Haziran'da 31 Mart’a göre çok daha büyük bir başarıyla yüzde 54,2'lik bir oy desteğiyle yeniden İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı seçildi. Bu oran, son 35 yılda İBB Belediye Başkanlığı seçimlerinde elde edilen en yüksek oy oranıydı.

İstanbul ve Türkiye’nin demokrasi hayatı için dönüm noktası oluşturan bu seçimin ardından 27 Haziran 2019 tarihinde mazbatasını alarak,2. kez İBB Başkanlığı görevine başladı. Evli ve 3 çocuk babası olan Ekrem İmamoğlu, 1988 yılından beri İstanbul’da yaşıyor.

Ümit Özdağ



Ümit Özdağ, 03.03.1961 yılında Tokyo/Japonya’da doğmuştur. Ümit Özdağ’ın Tokyo’da doğmasının nedeni, babası Muzaffer Özdağ’ın 27 Mayıs 1960’da gerçekleşen askeri müdahale sonrasında kurulan Milli Birlik Komitesi’nin önde gelen üyelerinden birisi olmasıdır. Alparslan Türkeş’in liderliğinde Türk siyasi tarihinde 14’ler diye bilinen grubun üyeleri çeşitli ülkelere sürülmüşlerdir. Ümit Özdağ da siyasal sürgünde doğmuştur. Aile 1963 yılı sonunda Türkiye’ye dönmüştür. Ümit Özdağ’ın çocukluk yılları Türkiye’de geçmiştir.

Ümit Özdağ ilk, orta ve lise eğitimini TED Ankara Koleji’nde gerçekleştirmiştir. Ümit Özdağ, lise yıllarında Ankara’da Çankaya Ülkü Ocakları’nda ve Ankara Koleji’nde ülkücü hareket içinde siyasi mücadeleye başlamıştır. Bu mücadele sürecinde ülkücü faaliyetlerden dolayı, Ankara Koleji’nden 1977/78 öğrenim yılının son günü dersler tamamlandıktan sonra, dönemin Ankara Valisi’nin talimatı ile tasdikname ile uzaklaştırılmıştır. Bundan dolayı, Ümit Özdağ lise diplomasını Ankara’da Aktepe Lisesi’nden almıştır.

Ümit Özdağ, yüksek öğrenimini 1980-1986 yılları arasında Münih kentinde Ludwig Maximilians Üniversitesi’nde gerçekleştirmiştir. Münih Ludwig Maximilians Üniversitesi’nde siyasal bilgiler ve felsefe fakültelerinde okumuştur. Ümit Özdağ yüksek lisans çalışmasını “Türkiye’de Planlı Kalkınma ve Devlet Planlama Teşkilatı” üzerine hazırlamıştır.

Ümit Özdağ, 1986 yılında Gazi Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi’nde araştırma görevlisi olarak çalışmaya başlamıştır. 1990 senesinde “Atatürk ve İnönü Döneminde Ordu-Siyaset İlişkileri” konulu çalışması ile siyaset bilimi doktoru olmuştur.

Dr. Özdağ, 1993 yılında “Menderes Döneminde Ordu-Siyaset ilişkileri ve 27 Mayıs Askeri Hareketi” konulu tezi ile siyasal teori doçenti unvanını almıştır.

Doç. Dr. Ümit Özdağ, 1994 yılında 2004 yılına kadar çıkacak olan “Avrasya Dosyası” adlı üç aylık uluslararası ilişkiler ve stratejik araştırmalar dergisini çıkarmaya başlamış ve editörlüğünü yapmıştır.

1980’lerin sonundan itibaren terörizm ve etnik sorunlar konularında araştırmalar yapan Özdağ, 1995 senesinde Doğu, Güneydoğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu illerimizden göç alan illerde sosyo-politik içerikli saha araştırmaları yapmıştır. 1997 senesinde Bitlis’in Mutki ilçesinde saha araştırması yapmıştır. 1996 senesinde Kuzey Irak’ta Erbil ve Süleymaniye’de ekonomik merkezli araştırmalar gerçekleştirmiştir.

Ümit Özdağ, 1997-1998 senelerinde ABD’de Baltimore’da Towson Üniversitesi’nde küreselleşme, Avrasya’da etnik sorunlar konularında araştırmalar yapmış ve aynı konularda ders vermiştir.

Ümit Özdağ, 1999 senesinde dünyanın en büyük stratejik araştırma merkezlerinden birisi olan ve Türkiye’de modern stratejik araştırma kurumlarının ilki olan Avrasya Stratejik Araştırmalar Merkezi’ni (ASAM) kurmuştur. 2000 yılında ASAM’a bağlı olarak çalışan Ermeni Araştırmaları Enstitüsü’nü kurmuştur. Ümit Özdağ, ASAM’ın 2004 senesine kadar başkanlığını ve yönetim kurulu başkanlığını yürütmüştür.

Ümit Özdağ, 2003 senesinde Diyanet İşleri Başkanlığı için dini ilişki ve sorunları stratejik açıdan inceleyen “Diyanet Araştırmaları Merkezi” (DİYAM) adlı stratejik araştırma merkezini kurmuş ve altı ay başkanlığını yapmıştır.

Prof. Dr. Ümit Özdağ 2005 yılında “21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsü” isimli düşünce kuruluşunu kurmuş ve başkanlığını yapmıştır. Özdağ, 2015 sonrasında 21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsü’nün yönetim kurulu başkanlığı görevini 2021 yılına kadar sürdürmüştür.

Ümit Özdağ, sadece öğretim üyesi olduğu Gazi Üniversitesi’nde değil, Harp Okulu, Polis Akademisi, Polis İstihbarat Dairesi, Milli Güvenlik Akademisi, Milli Güvenlik Akademisi Kamu Diplomasisi Kursları, Adalet Yüksek Okulu ve İçişleri Bakanlığında dersler ve konferanslar vermiştir.

Prof. Dr. Özdağ, Washington, Moskova, Tokyo, Yeni Delhi, Kahire, İskenderiye, Brüksel, Tahran, Bişkek, Alma Ata, Londra, Münih ve Tel Aviv’de değişik üniversite ve araştırma merkezlerinde konferanslar vermiştir. Ayrıca birçok ülkede kongrelere katılmış, tebliğ sunmuştur.

Türkiye’nin güvenliği konusunda akademik ve siyasi çalışmalarının yanında Özdağ demokrasi mücadelesini de sadece söylem değil, eylemle de vermiştir. 2001 yılında profesör olan Ümit Özdağ, 2005 senesinde Gazi Üniversitesinde Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer tarafından yapılan anti demokratik rektör atamasını protesto ederek Sezer Cumhurbaşkanı olduğu sürece üniversitelerde ders vermeyeceğini söyleyerek Gazi Üniversitesi’nden ayrılmıştır. Prof. Dr. Ümit Özdağ, Cumhurbaşkanı Ahmet N. Sezer’in cumhurbaşkanlığı süresinin sona ermesi ile Gazi Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi’nde öğretim üyeliğine dönmüştür.

Güvenlik bilimleri, istihbarat bilimi düşük yoğunluklu çatışma etnik sorunlar, Avrupa Birliği, Avrasya ve Ortadoğu konularında çalışan Prof. Dr. Ümit Özdağ’ın yayınlanmış yirmi sekiz kitabı vardır. 11 editörlük yaptığı kitap yayınlamıştır. Almanca’dan dört tercüme kitabı mevcuttur. Avrasya Dosyası, Stratejik Analiz, Türk Yurdu, 21 Yüzyıl gibi dergi ve gazetelerde yayınlanmış 300’ün üzerinde makalesi mevcuttur. Prof. Dr. Ümit Özdağ İngilizce ve Almanca bilmektedir.

Ümit Özdağ siyasete lise çağında başlamıştır. Almanya’da akademik eğitim sonrasında Türkiye’ye döndükten sonra 1992-1994 yılları arasında Ülkü Ocakları’nda Başbuğ Alparslan Türkeş’in talimatı ile özel eğitim grubuna ders vermiştir. 2003 senesinde aktif siyasete girmiş ve MHP Genel Başkanlığına adaylığını Bingöl’de 1978’de PKK tarafından şehit edilen MHP Bingöl Belediye Başkanı rahmetli Hikmet Tekin’in mezarında açıklamıştır. 2006 Kongresinden önce MHP Genel Merkezi tarafından MHP’den ihraç edilerek aday olması engellenmiştir.

2011 yılında MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli tarafından MHP’ye davet edilmiştir. 2011 seçimlerinde İstanbul’dan MHP 2. Bölge 4. Sıra adayı gösterilmiştir. Haziran 2015 seçimlerinde MHP’den Gaziantep 1. Sıra adayı gösterilmiş ve Gaziantep Milletvekili seçilmiştir. Özdağ Kasım 2015 seçimlerinde de Gaziantep’ten milletvekili seçilmiştir. Aralık 2015’de MHP Genel Başkan yardımcısı olan Ümit Özdağ, bu görevinden istifa ederek, 9 Nisan 2016 tarihinde MHP Genel Başkanlığına Rize’de adaylığını açıklamıştır. Özdağ, 20 Ekim 2016 tarihinde MHP’den ihraç edilmiştir.

Ümit Özdağ, daha sonra İYİ Parti’nin iki kurucusundan birisi olarak partinin kurucular kurulu listesini hazırlamıştır. İYİ Parti Propagandadan Sorumlu Genel Başkan yardımcısı olmuştur. 2018 seçimlerinde İYİ Parti İstanbul Milletvekili olarak seçilmiştir. İYİ Parti’nin siyasal çizgisinin kuruluş noktasından ayrılması üzerine 2019 yerel seçimleri sonrasında başkanlık divanından istifa etmiştir. İYİ Parti’nin melez siyaset adı verilen çizgiye kayması ve Parti içindeki FETÖ’cü sızma ile mücadele etmesi üzerine İYİ Parti Yönetimi tarafından tasfiye edilmek istenmiş partiden ihraç edilmiştir. Mahkeme kararı ile İYİ Parti’ye dönen Ümit Özdağ 4 Mart 2021’de İYİ Parti’den istifa etmiş ve Ayyıldız Hareketini kurmuştur.

Ümit Özdağ, Türk İslam kültürünün yeşermesi ve gelişiminde büyük öneme sahip Hoca Ahmet Yesevi’nin türbesini ziyaret ederek, buradan aldığı toprağı 850 yıl sonra öğrencisi Hacı Bektaş Veli’nin türbesine getirdi.

26 Ağustos Büyük Taarruz’un 99. yıl dönümünde anma etkinliği düzenleyen Ümit Özdağ, bu anlamlı günde Zafer Partisi’nin kuruluş dilekçesini İçişleri Bakanlığı’na vererek 194 kurucular kurulu üyesi ile birlikte Zafer Partisi’ni resmen kurdu.

Ümit Özdağ, Alp’in babasıdır.

Nihat Ergün


1962 yılında Kocaeli’de doğdu. Lise eğitimini İzmit Teknik Lisedinde tamamladı. 1984 yılında Marmara Üniversitesi iktisadi ve idari bilimler fakültesi ekonomi bölümünden mezun oldu. Aynı üniversitede yüksek lisansını bitirdi. Serbest ticaret, muhasebe ve müşavirlik, yönetim danışmanlığı alanlarında çalıştı.

Erken yaşlarda sosyal ve siyasi faaliyetlerde bulundu. Aktif siyasi hayata 1985 yalında Refah Partisinde başladı ve ilçe Başkanlığı, il Başkanlığı ve Belediye Başkanlığı görevlerine bulundu. 2001 yılından itibaren Adalet ve Kalkınma Partisine Kurucu İl Başkanlığı, Genel Başkan yardımcılığı, Gurup Başkanvekilliği yaptı. 22. 23. 24. Dönem Kocaeli milletvekili olarak, 60. Hükümette Sanayi ve Ticaret Bakanı, 61. Hükümette Bilim- Sanayi ve Teknoloji Bakanı olarak görev yaptı.

Evli ve dört çocuk babasıdır.

Tansu Penbe Çiller

 


Tansu Penbe Çiller 24 Mayıs 1946, İstanbul doğumlu, Türk ekonomist, akademisyen, siyasetçi ve 22. Türkiye Başbakanı.

Gazetecilik ve valilik yapmış olan Milas doğumlu Hüseyin Necati Çiller ile Rumeli Türklerinden, Selanikli Muazzez Çiller'in (1909-1995) tek çocuğu olarak dünyaya geldi. İstanbul, Fındıklı’da, İsmet İnönü İlkokulu’na kaydoldu.

Ardından, babası Necati Çiller’in Bilecik Valisi olarak atanmasıyla, 1953 yılında, Bilecik Edebali İlkokulu’nun beşinci sınıf öğrencisi oldu.

Babasının milletvekilliği adaylığı için emekliye ayrılmasıyla tekrar ailesiyle İstanbul'a dönen Çiller, Demokrat Parti'nin, okulunun adını değiştirmesiyle ilkokul diplomasını İsmet İnönü değil Namık Kemal İlkokulu’ndan aldı.

Necati Çiller, Muğla'dan Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) adayı olarak katıldığı 1954 seçimleri'nde seçilemedi.

Arnavutköy Amerikan Kız Koleji mezunu olan Tansu Çiller, 1967'de Robert Kolej Yüksek Okulu'nun (bugün Boğaziçi Üniversitesi) Ekonomi Bölümü'nü bitirdi.

1963'te Özer Uçuran'la evlendi. Eşiyle birlikte ABD'ye giden Çiller New Hampshire Üniversitesi'nde yüksek lisans çalışmasını tamamladı (1969).

Doktorasını Connecticut Üniversitesi'nde verdi (1971), doktora üstü öğrenimini Yale Üniversitesi'nde devam ettirdi. 1971-73 arasında Franklin & Marshall College'da yardımcı profesör olarak çalıştı.

1974 ve 1975 yıllarında Boğaziçi Üniversitesi'nde asistan profesör olarak görev aldı. 1978 yılında doçent, 1983 yılında profesör oldu. Tansu Çiller'in ekonomi üzerine 9 yayını bulunmaktadır.

Başbakanlığı
Çiller'in, hükümetin başına geçmesini izleyen iki hafta içinde Sivas (2 Temmuz) ve Başbağlar (6 Temmuz) katliamları yaşandı. 10 Ekim 1993'te Avrupa Konseyi toplantısı için gittiği Viyana'da, Kürt sorununun çözümü yolunda "BASK modeli"ni telaffuz etmesine rağmen, daha sonra tam aksi yönde seyreden bir rotaya yöneldi.

Körfez Savaşı'ndan sonra Irak'ın kuzeyinde meydana gelen iktidar boşluğundan yararlanarak eylemlerini giderek tırmandırmakta olan PKK’yı ileri düzeyde zayıflatacak bir politika izlemeyi tercih etti. Operasyonun ardındaki kilit isim olan dönemin Genelkurmay Başkanı Doğan Güreş, terörle mücadelede Çiller ile uyumlu çalışmalarıyla tanındı.

Ayrıca verilen düşük yoğunluklu savaş nedeniyle Türk Silahlı Kuvvetlerinin modernleşmesi çalışmalarına katkı vermiş ve PKK'nın ABD yönetimi tarafından terörist örgütler listesine alınmasını sağlamıştır. PKK'ya karşı başlatılan sert önlemler ise özellikle Güneydoğu Anadolu'da yaygın insan hakları ihlallerine neden oldu. 1994 yılının kasım ayında gerçekleştirdiği ziyaretle İsrail'e giden ilk Türkiye başbakanı oldu.

Susurluk Kazası
3 Kasım 1996'da Balıkesir'in Susurluk ilçesi yakınlarında yaşanan trafik kazasında, bir kamyonun çarptığı 06 AC 600 plakalı Mercedes marka siyah renkli otomobilin içindekilerden Emniyet müdürü Hüseyin Kocadağ, üzerinde Mehmet Özbay kimliği bulunan Abdullah Çatlı ve Melahat Özbay sahte kimlikli Gonca Us ölmüş, DYP Şanlıurfa Milletvekili Sedat Bucak yaralı olarak kurtulmuştu.

Kazanın oluş şekli, otomobildeki kişilerin ilişkileri ve bulunan silah ve dökümanlar devlet-mafya-siyaset üçgeninden yoğunlaşan tartışmaları başlattı. Çiller 26 Kasım 1996 tarihinde yapılan DYP Meclis Grubu konuşmasında kazayla ilgili olarak "Bu millet uğruna, ülke uğruna, devlet uğruna kurşun atan da yiyen de her zaman bizim için saygıyla anılır. Onlar şereflidirler..." yorumunu yaptı.

Çiller'e en yakın isimlerden biri olan İçişleri Bakanı Mehmet Ağar kazadan çok kısa bir süre sonra istifa etti (8 Kasım 1996). Koalisyonun özellikle DYP kanadını etkileyen bu kaza, kısa süre sonra Sürekli Aydınlık İçin Bir Dakika Karanlık Eylemlerinin başlamasına neden oldu.

ANASOL-D hükümetinin kurulmasıyla DYP yaklaşık 6 yıl sonra muhalefete geçti. 18 Nisan 1999 genel seçimlerinde DYP'nin oyları yüzde 12'ye geriledi. Tansu Çiller aday olduğu İstanbul 3. seçim bölgesinde, ancak CHP'nin yüzde 10'luk seçim barajını aşamamasıyla milletvekili seçilebildi.

1999'un kasım ayında yapılan DYP 6. Olağan Kongresinde tekrar ve son kez genel başkan seçildi. Çiller, 1228 delegenin oy kullandığı genel başkanlık seçiminde 922 oy alırken, en büyük rakibi durumundaki Köksal Toptan 280 oy aldı.

2001 yılında anamuhalefet partisi Fazilet Partisi'nin (FP) Anayasa Mahkemesi tarafından kapatılması ve Millî Görüş hareketinin bölünmesiyle DYP anamuhalefet partisi, Çiller de anamuhalefet partisi lideri oldu. Çiller'in Muğla'dan aday olduğu 3 Kasım 2002 genel seçimlerinde DYP yüzde 9,54 oranında oy alarak çok küçük bir farkla yüzde 10'luk seçim barajını aşamayarak TBMM dışında kaldı.

DYP'nin muhalefette olmasına rağmen oy kaybederek baraj altında kalması Çiller'e sert eleştirilerin yönelmesine neden oldu. Çiller 9 Kasım tarihinde yaptığı basın toplantısında bir sonraki kongrede adaylığını koymayacağını açıkladı. 14-15 Aralık 2002 tarihlerinde yapılan DYP 7. Olağan Büyük Kongresi'yle genel başkanlığı sona erdi ve aktif siyasetten çekildi.

2012'de Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yürüttüğü 28 Şubat soruşturması kapsamında “mağdur” ve “tanık” olarak ifade verdi. 19 Aralık 2014'te İstanbul 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde 28 Şubat davası kapsamında talimatla 'şikayetçi' sıfatıyla ifade verdi.

İyi derece İngilizce ve Almanca bilen Tansu Çiller, Özer Uçuran Çiller ile evli olan iki çocuk annesidir.


Cemal Enginyurt


9 Nisan 1965 yılında Ordu'nun Dedeli Köyünde doğdu. İlk, orta ve lise öğrenimini Ordu'da tamamladı. Üniversite öğrenimini Anadolu Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İktisat bölümünde yaptı.

Henüz Lise 1 öğrencisi iken 12 Eylül 1980 darbesiyle 3 yıl hapiste kaldı. 1986 yılında Ordu Bizim Ocak temsilciliğini kurarak, 12 Eylül sonrası İlk Ülkü Ocakları faaliyetini başlattı. 1991 yılında MÇP İl sekreteri olarak başladığı parti yöneticiliği, 1993 yılında MHP MYK üyesi, 1994 yılında MHP Ordu il başkanı seçildi. Aynı yıl MHP'den Ordu Belediye başkan adayı, 1995 seçimlerinde MHP Ordu 1. sıra milletvekili adayı oldu.

1997 yılında MHP Ordu İl başkanlığına tekrar seçildi, 1999 yılında MHP 1. sıra adayı olarak girdiği seçimde milletvekili seçilerek, MHP'nin Ordu ilinde seçilen ilk milletvekili oldu. 2012 yılında MHP Ordu İl Başkanlığı görevine tekrar seçildi ve bu görevi 2014 yılına kadar sürdürdü. 2014 yerel seçimlerinde MHP'den Ordu Büyükşehir Belediye Başkan adayı oldu, fakat seçilemedi. Haziran 2015 genel seçimlerinde MHP'den Ordu 1. sıra milletvekili adayı oldu ancak seçilemedi. 2018 genel seçimlerinde yeniden TBMM'ye girdi.

30 Temmuz 2020 tarihinde MHP’den ihraç oldu. Daha sonra DP’ye katıldı.

Evli ve 2 çocuk babasıdır.

Süleyman Soylu


Aslen Trabzonlu olan Süleyman Soylu, 21 Kasım 1969’da İstanbul'da dünyaya geldi. İlk ve orta okulu İstanbul Gaziosmanpaşa’da tamamladıktan sonra lisede Plevne Lisesi'ne gitti ve sonrasında İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi'nden mezun oldu.

Meslek hayatına 1990’da İstanbul Menkul Kıymetler Borsası aracı kurumlarında başladı. 1989′da ise okul arkadaşlarıyla bir şirket kurarak ticaret hayatına atıldı. 1995’te kendi şirketini kurdu.

SİYASETE DYP'NİN GENÇLİK KOLLARI'NDA BAŞLADI

Süleyman Soylu, siyasete 1987’de Doğru Yol Partisi'nin (DYP) Gençlik Kolları'nda başladı. 1999'da ise DYP İstanbul il başkanlığı görevine geldi ve 2002 genel seçimleri öncesi milletvekili adayı oldu. Soylu bu dönemde, DYP Genel Başkanı Tansu Çiller´in gözdelerindendi.

2007'DE DP'NİN BAŞKANI OLDU

Soylu, 2007’de DYP'nin Demokrat Parti (DP) ismini alarak girdiği seçimlerde baraj altında kalması sonrası genel başkanlığa seçildi. Kasım 2008'de DP 9. Olağan Kongresi'nde genel başkanlığa yeniden seçildi. 


2009’daki yerel seçimleri öncesinde, hedefinin 2007 seçimlerinde elde edilen yüzde 5,4'lük oy oranının üstüne çıkmak olduğunu söyledi; 'Yüzde 5,4'ün altında kalırsak çekilirim' dedi ve seçimlerde yüzde 4 oy alınca çekildiğini açıkladı. 

12 EYLÜL REFERANDUMU'NDA 'EVET' DEDİ

12 Eylül Referandumu’nda Türkiye’yi dolaşarak 'evet” için çalışmalar yapan Soylu, Hüsamettin Cindoruk'un genel başkan olduğu DP'den ihraç edildi. Soylu ihraç sonrası Tayyip Erdoğan’ın davetiyle AKP’ye katıldı.

KASIM 2015'TE AKP'DEN MİLLETVEKİLİ SEÇİLDİ

Kasım 2015’teki seçimlerde AKP'nin Trabzon milletvekili adayı oldu ve Meclise girdi. Ahmet Davutoğlu'nun başbakan olduğu hükümette Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı yapan Soylu, Binali Yıldırım döneminde de aynı göreve devam etti. İş Sağlığı ve Güvenliği Meclisi’nin (İSİG) verilerine göre, Süleyman Soylu’nun bakanlık yaptığı 2016 yılının ilk 7 ayında 1049 işçi iş cinayetlerinde yaşamını yitirdi. 

Süleyman Soylu, Ağustos 2016’da istifa eden Efkan Ala'nın yerine İçişleri Bakanı oldu. Soylu'nun bu göreve getirilmesinde, 'FETÖ ile mücadelede' aktif olmasının etkili olduğu iddia edildi. Soylu'nun göreve geldiği andan itibaren Bölgede çatışmalar şiddetlendi, onlarca kişi çatışmalarda hayatını kaybetti, HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş tutuklandı, belediye başkanları görevden alındı, yerlerine kayyumlar atandı. 

Süleyman Soylu, 9 Temmuz 2018'de açıklanan Cumhurbaşkanlığı Kabinesi'nde de İçişleri Bakanı olarak yer aldı.

Soylu, koronavirüs salgını nedeniyle alınan 2 günlük sokağa çıkma yasağı kararının 2 saat kala ilan edilmesi üzerine yaşananlar sonrası istifa ettiğini duyurdu.

Açıklamasında "Hiçbir zaman zarar vermek istemediğim Aziz Milletimiz, hayatımın sonuna kadar da sadık olacağım Sayın Cumhurbaşkanım beni bağışlasın..." ifadelerin kullandı.

Soylu'nun istifası Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan tarafından reddedildi. Konuyla ilgili Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığından yapılan açıklamada Soylu'nun çalışmaları övüldü ve "Bir makam sahibinin istifasını sunması kendi takdiridir, fakat nihai karar sayın Cumhurbaşkanımıza aittir. İçişleri Bakanımızın istifası kabul edilmemiştir, kendisi görevine devam edecektir" denilerek istifasının reddedildiği bildirildi.

1994 Yılında sigortacılık sektöründe faaliyet gösteren bir aile şirketi kuran Süleyman Soylu evli ve iki çocuk babasıdır.

Ali Babacan


4 Nisan 1967 tarihinde Ankara'da, Hilmi Babacan ve Güner Babacan çiftinin oğlu olarak dünyaya geldi. Gençlik yıllarından itibaren dedesinin 1928 yılında başlattığı aile işinde çalıştı.


TED Ankara Koleji'nden 1985 yılında birincilikle mezun oldu. Lisans eğitimini tamamlamak üzere Orta Doğu Teknik Üniversitesi Endüstri Mühendisliği Bölümü'ne giren Ali Babacan, bu bölümden 1989 yılında 4.00 üzerinden 4.00 ortalamayla üniversite birincisi olarak mezun oldu.


1990 yılında dünyanın birçok ülkesindeki üstün başarı gösteren öğrencilere verilen Fulbright bursunu kazanarak, Amerika Birleşik Devletleri'ne giden Babacan, 1990-1992 yılları arasında Northwestern University Kellogg School’da işletme dalında yüksek lisans (MBA) yaptı.


Yüksek lisans çalışmalarında pazarlama, organizasyon davranışı ve uluslararası iş idaresi dallarında uzmanlaştı, 1992-1994 yılları arasında finans sektörünün üst düzey yöneticilerine danışmanlık yapan özel bir şirkette danışman olarak çalıştı.


1994 yılında Ankara'ya döndükten sonra aile şirketinin başına geçti; 2001 yılında AK Parti’nin kurucu üyesi oldu, Merkez Karar ve Yönetim Kurulu üyeliğine seçildi. Ankara’da uzun yıllar ticaretle uğraşan Babacan ailesinin bir ferdi ilk defa siyasete girmiş oldu.


58. ve 59. Hükümetlerde Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanlığı görevinde bulundu. Türkiye tarihinin en yıkıcı ekonomik krizlerinden olan 2001 krizinin ardından, ekonomiden sorumlu devlet bakanı koltuğuna oturduğunda 35 yaşındaydı.


58. Hükümet'te Dışişleri Bakanı olarak görev yaptı. 2008’de dünyayı etkileyen ekonomik kriz sonrası 2009 yılında Ekonomiden Sorumlu Başbakan Yardımcısı oldu. 28 Ağustos 2015’e kadar Başbakan Yardımcılığı görevine devam eden Babacan, aynı zamanda 22.,23.,24. ve 26. Dönemlerde TBMM’de Ankara milletvekilliği görevinde bulundu. 13 yıl boyunca kesintisiz bakanlık yapan Ali Babacan, son dönemlerin en uzun süre bakanlık yapmış ismi oldu.


8 Temmuz 2019 tarihinde kurucu üye olduğu AK Parti’den istifa etti. Babacan, istifasının ardından kamuoyuna yaptığı açıklamada, Türkiye’nin geleceği için yeni bir siyasi parti oluşturmak üzere çalışmalara başladıklarını duyurdu.


Ali Babacan, 1995 yılında Zeynep Babacan ile evlendi. Kerem, Dilara ve Emir adlarında üç çocuk babasıdır.

Zeynep Gül Yılmaz


Zeynep Gül Yılmaz, 1976 yılında Mersin’in Mut İlçesi’nde doğmuştur.

İlk, orta ve lise tahsilini Mut’ ta yaptıktan sonra, yüksek tahsilini Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde tamamlamıştır. Ayrıca, GÜL YILMAZ’ın, Çankaya Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden aldığı yüksek lisans eğitimi de tez aşamasındadır.

Bunun yanında, Gazi Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ nden arabuluculuk, Hacettepe Üniversitesi’ nden kamu ihale hukuku, Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesinden enerji hukuku, Rekabet Kurumu’ndan ise rekabet hukuku sertifika programı eğitimlerini almıştır.

GÜL YILMAZ, Ankara Barosu, Türkiye Genç İş Adamları Derneği (TÜGİAD), Kadın Adayları Destekleme Derneği, Mersinliler Derneği, Mutlular Derneği ile Hukuk ve Demokrasi Kurumu Derneği üyesi olarak sosyal sorumluluk alanlarında da aktif olarak çalışmaktadır.

2012 yılından bu yana Genel Merkez Kadın Kolları Merkez Karar Yönetim Kurulu (MKYK) üyeliğini ve Siyasi Hukuki İşler Başkan Yardımcılığı görevini sürdürürken Mersin Milletvekilliği adaylığı başvurusu sonucunda Mersin’ den 4. sıra milletvekili adayı gösterilmiştir.

Avukat ve Arabulucu olan Gül Yılmaz’ın, yabancı dili İngilizce olup, evli ve iki çocuk annesidir.

TBMM Kayıtlarına Göre Biyografisi İse;

Mersin / Mut - 1976, Memet, Ayşe.

Hukukçu; İlk, orta ve lise öğrenimini Mut'ta yaptıktan sonra, yüksek öğrenimini Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesinde, yüksek lisansını Çankaya Üniversitesi Hukuk Fakültesi Özel Hukuk Bölümü'nde tamamlamış olup tez konusu olan "Türk Borçlar Kanunu Çerçevesinde, Önemli Ölçüde Tehlike Arz Eden İşletme İşletenin Sorumluluğu" kitabı basıldı.

Halen Mersin Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Doktora Programına devam etmektedir.Gazi Üniversitesi Hukuk Fakültesinde Arabuluculuk eğitimi, Hacettepe Üniversitesinde Kamu İhale Hukuku, Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesinde Enerji Hukuku, Rekabet Kurumunda ise Rekabet Hukuku Programı eğitimleri aldı. Ayrıca Başkent Üniversitesinde İş ve Sosyal Güvenlik Hukuku ile Uygulamalı Aktüerya Hukuku Bilirkişilik eğitimleri aldı. AK PARTİ Genel Merkez Kadın Kolları Genel Başkan Yardımcısı ve Seçim İşleri Başkanı olarak görev yaptı.

İyi düzeyde İngilizce bilen Gül Yılmaz, evli ve 2 çocuk annesidir.

Necmettin Erbakan


29.10.1926 yılında Sinop'da eski milletvekili ve başbakan Hakim Mehmet Sabri ile Kamer Hanım'ın oğlu olarak dünyaya geldi. Baba tarafı Adana'nın Kozan ilçesinin tanınmış ailelerinden.

İlk öğrenimine Kayseri'de başlamasına karşın babasının tayin olması dolayısıyla Trabzon'da tamamladı.

İstanbul Erkek Lisesini birincilikle bitirdi .

İstanbul Teknik Üniversitesi Makine Fakültesi'nden 1954 yılında yüksek bir ortalamayla mezun oldu. Teknik üniversitedeki sınıf arkadaşlarından birisi de Süleyman Demirel'dir. Fakülte'ye 2. sınıftan başlamıştı. Üniversite yıllarında okula mescid açılmasına öncülük etti. Aynı yıl aynı yerde Motorlar Kürsüsünde Asistan oldu.

Üniversite tarafından 1951'de gönderildiği Almanya'da Reinisch Westfalische Technische Hochschule Aachen: RWTH Aachen (Aachen Teknik Üniversitesi)'da doktorasını yaptı. Alman Ordusu için araştırma yapan DVL Araştırma Merkezi'nde Prof. Dr. Schmidt ile çalışmalar yaptı ve Alman Üniversiteleri’nde doktorasını verdi,

1953'de Doçentlik sınavını vermek üzere İstanbul'a döndü. 27 yaşında 1954'de İTÜ'de Doçent oldu. Araştırmalar yapmak üzere tekrar Federal Almanya'nın Deutz fabrikalarına gitti. Leopard tanklarını geliştirme çalışmasında araştırma başmühendisi olarak görev aldı (1951-54).

Mayıs 1954-55 arasında askerlik yaptı. Tekrar Üniversiteye döndü. 1956-1963 arasında 200 ortaklı ilk yerli motoru üretecek olan Gümüş Motor'u kurdu ve Motor üretimini gerçekleştirdi. 1965'te Profesör unvanlarını aldı. 1967'de TOBB Genel Sekreterliği'ne seçildi. Aynı yıl Nermin Erbakan'la (1943-2005) evlendi.

1969'da Adalet Partisi'nden milletvekili aday adaylığı Süleyman Demirel tarafından veto edildiği için,Konya'dan bağımsız aday oldu ve iki milletvekili seçtirecek oy alarak milletvekili seçildi.

1970'de Milli Nizam Partisi'ni kurdu, ancak parti kısa bir süre sonra Anayasa Mahkemesi tarafından kapatıldı. 11 Ekim 1973'de MNP kadrosuyla Milli Selamet Partisi'ni kurdu. 1974-1978 döneminde üç ayrı kaolisyon hükümetinde başbakan yardımcılığı yaptı.

1973 seçimlerinde Milli Selamet Partisi 48 milletvekili çıkardı.Bu dönemde, Kıbrıs Barış Harekatı'nın yapılmasını savundu ancak harekattan sonra adanın tamamının ele geçirilmesi ve harekatı o bölgedeki Türk vatandaşlarının haklarının savunmaktansa bir fetih harekatına dönüştürmeyi amaçlayan görüşleriyle hükümeti zor duruma soktu.Bu olay koalisyon hükümetin dağılmasına en büyük etkenlerden birisidir. 17 Kasım 1974'de hükümet dağıldı.Daha sonra 1977 seçimlerinde Milli Selamet Partisi yarı yarıya oy kaybederek 24 milletvekili çıkardı.

12 Eylül'de bir süre İzmir Uzunada'da gözaltında tutuldu. 15 Ekim 1980'de 21 MSP yöneticisiyle birlikte 'MSP'yi illegal bir cemiyete dönüştürmek ve laikliğe aykırı davranmak ' suçlamasıyla tutuklandı. 24 Temmuz 1981'de serbest bırakıldı ve beraat etti.

1982 Anayasası gereğince 10 yıl siyaset yapma yasağı aldı. 1987'de halk oylamasıyla tekrar siyasete döndü. 19 Temmuz 1983'te kurulan Refah Partisi'ne daha sonra genel başkan seçildi. 1991 seçimlerinde Konya'dan milletvekili oldu.

Refah Partisi 1995 seçimlerinde 158 milletvekili ile birinci parti oldu. DYP-ANAP koalisyonu başarısız olunca DYP ile kurduğu REFAHYOL hükümetinde 28 Haziran 1996'da başbakan olarak göreve başladı.

Bu dönemde, D-8 adlı bir organizasyonun liderliği gerçekleştirildi. Hazinenin, iç piyasaya borçlanma ihtiyacını ortadan kaldıran "Havuz Sistemi" uygulamasını başlattı. Memura her ay, enflasyon + büyüme oranında zammı otomatik olarak verme anlamına gelen mobil sistemini uygulamaya başladı. Memur, emekli ve işçiye % 110 ile % 200 oranlarında üst üste zamlar gerçekleştirildi. Esnafa yüklü miktarlarda kredi imkânı sağlandı.

28 Şubat 1997 tarihli MGK 'da alınan kararlar ve ardından yaşanan 28 Şubat süreci , 18 Haziran 1997 'de Necmettin Erbakan'ın Başbakanlık görevinden istifa etmesine yol açtı.

21 Mayıs 1997'de Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Vural Savaş, RP'nin kapatılması için Anayasa Mahkemesi'ne başvurdu ve RP kapatıldı. Kurucusu olduğu Milli Görüş Hareketi'nin 2001 yılında bölünmesinden sonra Erbakan'ın da desteklediği Milli Görüş'çü kanat Recai Kutan başkanlığındaki Saadet Partisi'ni, yenilikçi kanat ise 2002 seçimleri'nde iktidara gelen AK Parti'yi kurdu.

Saadet Partisi Genel Başkanı Necmettin Erbakan, 19 Ocak 2011'de ayağında nükseden damar iltihabı rahatsızlığı sebebiyle hastanede yoğun bakım altına alınarak bir süre tedavi görerek taburcu edilmesinin ardından, kısa süre sonra solunum ve kalp yetmezliği rahatsızlığı sebebiyle kaldırıldığı Ankara'daki Güven Hastanesi'nde yoğun bakım altında uygulanan tüm tedavilere rağmen solunum yetmezliğine bağlı, kalp ve çoklu organ yetmezliği sebebiyle 27 Şubat 2011 sabahı saat 8:50'de doktorlarının muayenesi esnasında koroner arter rahatsızlığı sonucu şuurunu yitirerek komaya girmiş, saatler aynı sabahın 11:40'ını gösterirken doktorların tüm müdahaleleri ile yaşamsal işlevlerinin desteklenmesine rağmen yaşamını yitirmiştir.

Vasiyetine uygun olarak resmi devlet töreni tertip edilmemiş ve 1 Mart 2011 Salı günü önce Ankara'da Hacı Bayram Camii'nde sabah namazına müteakip cenaze namazı kılındıktan sonra, cenazesi İstanbul'a getirilerek öğlen namazını müteakip Fatih Camii'nde kılınan cenaze namazı sonrasında Zeytinburnu Merkezefendi Mezarlığı'na defnedilmiştir. Mezarına, sevenleri tarafından Türkiye'nin çeşitli bölgelerinden getirilen topraklarla birlikte Kudüs, KKTC ve Boşnak lider Aliya İzzetbegoviç'in mezarından getirilen topraklar serpilmiştir.

Temel Karamollaoğlu



Temel Karamollaoğlu (D. 1941, Kahramanmaraş). Türk siyasetçi. 16, 20 ve 21. dönemlerde milletvekilliği, 1989-1995 yılları arasında Sivas Belediye Başkanlığı, özel sektörde ve kamu kesiminde üst düzey yöneticilik yaptı. Türkiye’nin en çalkantılı dönemlerinde bürokraside ve siyaset dünyasında aktif olarak çalıştı; 1971 muhtırasını, 1980 askeri darbesini ve 1997 post-modern darbe dönemini yaşadı. Milli Selamet Partisi, Refah Partisi, Fazilet Partisi ve Saadet Partisi yönetimlerinde bulundu. 1968 yılından vefatına kadar 45 yıl Necmettin Erbakan’ın yakın çalışma ekibinde yer aldı. Türkiye’nin güçlü ve bağımsız bir ülke olması için maddi ve manevi kalkınmanın bir arada yürütülmesi gerektiğini savunan Karamollaoğlu, 30 Ekim 2016 tarihinde Saadet Partisi Genel Başkanı seçildi. Aslen Sivas’lı olan Temel Karamollaoğlu, babasının öğretmenlik yaptığı Kahramanmaraş’ta 7 Haziran 1941 yılında doğdu. Kayseri Lisesi’nden 1959 yılında mezun oldu. 1960 yılında Sümerbank bursuyla İngiltere’ye gitti. Manchester Üniversitesi Tekstil Teknoloji bölümünden 1964 yılında mezun oldu. 1967 yılında aynı üniversitede yüksek lisansını tamamladı. Üniversite yıllarında İngiltere Türk Talebe Birliği Başkanlığı yaptı ve Müslüman toplulukların sosyal faaliyetlerine aktif olarak katıldı ve FOSİS’te İngiltere Müslüman Talebe Cemiyetleri Federasyonunda yöneticilik yaptı.


1967 yılında Türkiye’ye döndü. Kısa süreli olarak Sümerbank’ta ve 1967–1972 yılları arasında Devlet Planlama Teşkilatında Tekstil Sektör Uzmanı olarak görev yaptı. 1973 yılında askerliğini tamamladıktan sonra Altınyıldız’da yöneticilik yaptı. 1975–1977 yıllarında Sanayi ve Teknoloji Bakanlığında önce Teşvik ve Uygulama Genel Müdürü bilahare Yaygın Sanayiden Sorumlu Müsteşar Muavini olarak görev yaptı. Bu dönemde sanayinin gelişmesini ve Türkiye sathına yayılmasını hedefleyen önemli çalışmalar yaptı. Türkiye’deki tüm yatırımlarını/ kapasite, teknoloji ve konumu itibari ile yönlendirilerek teşvikini yapan Teşvik ve Uygulama Genel Müdürlüğünde İstanbul’un nüfusunun artmaması ve yatırımların Anadolu’ya yayılması hususunda çaba gösterdi. Yaygın Sanayi Koordinatörlüğü döneminde, Anadolu’da Organize Sanayi Siteleri ve Küçük Sanayi Sitelerinin kurulması çalışmalarının hızlandırılmasında önemli rol oynadı. Bu dönemde Türkiye’nin her ilinde özel sektör eliyle veya devlet öncülüğünde yüzlerce yatırımlar yapıldı.


DPT’de görev yaptığı dönemde, uluslararası alandaki çalışmalara katıldı. Bu dönemde Türkiye, İran ve Pakistan arasında kurulan ülke sanayilerinin koordine edilmesi için RCD (Bölgesel Kalkınma İşbirliği) çalışmalarında görev aldı. 1969 yılında ESAM’ın kurucuları arasında yer aldı. Bu yıldan itibaren kesintisiz olarak ESAM faaliyetlerine iştirak etti, birçok dönemde yönetimde görev aldı.


Bu yıllarda Türkiye’nin maneviyat önderlerinden Mehmet Zahid Kotku’yu ve siyasette devrim mahiyetinde yeni bir hamle başlatan Prof. Dr. Necmettin Erbakan’la tanıştı. Bu iki şahsiyet, sonraki hayatının şekillenmesinde etkili oldu. 1977 yılında aktif siyasi hayata başladı. Millî Selamet Partisi’nden Sivas Milletvekili seçildi. 1978’de Parti Genel Kurulu Üyeliğine seçildi. Parlamento çalışmalarında KİT Komisyonu Üyeliği yaptı ve DPT’de başlattığı sanayileşme çalışmalarının takipçisi oldu. KİT Komisyonunda “Uçak Sanayi Alt Komisyonu” Başkanlığını üstlendi. Milletvekilliği döneminde Türkiye’yi üç yıl Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi’nde temsil etti. Burada Kıbrıs ve İslam ülkeleriyle ilgili konuları aktif olarak takip etti. 1980 askeri darbesinde tutuklandı. 10 ay gözaltında tutulduktan sonra beraat etti. 1987 referandumu ile siyasi yasaklar kaldırılana kadar aktif siyasetten uzak kaldı. Bu dönemde önce özel sektörde danışmanlık yaptı, ardından beş yıl Bahariye Mensucat’ın Genel Müdürlüğü yaptı. Genel Müdürlüğü döneminde firmanın kurumsal ve fiziksel yeniden yapılanma sürecini başarıyla yönetti, rantabiliteyi artırdı. 1987 yılında referandumla birlikte siyasi hayata geri döndü ve Refah Partisi Genel İdare Kurulu Üyeliğine seçildi. 1987 genel seçimlerinde milletvekili adayı oldu.


1989 ve 1994 yıllarında iki dönem Refah Partisi’nden Sivas Belediye Başkanlığına seçildi. Belediye Başkanlığı yaptığı dönemde Sivas’ın ekonomik, sosyal ve kültürel yönden kalkınması amacıyla çok sayıda iktisadi, sosyal ve kültürel faaliyetin organizasyonunu yaptı. Şehrin altyapı yatırımları kısa sürede tamamlandı. Sivas modern şehir planlamasında ve belediyecilikte örnek şehir haline geldi. Belediye hizmetlerinin kapsamı genişletilerek bir ekonomik kalkınma projesi hazırlandı. Belediye öncülüğünde Organize Sanayi Bölgesi kuruldu. Vakıf çalışmalarına, sosyal ve kültürel faaliyetlere önem verildi, şehrin tarihi ve kültürel yapısına sahip çıkıldı.


Sivas Belediye’sindeki çalışmaları, Refah Partisi’nin aynı dönemdeki Van, Kahramanmaraş, Konya ve Şanlıurfa illerindeki belediye çalışmaları ile birlikte Türkiye’de belediyecilik anlayışında devrim mahiyetinde bir hamle yaptı ve Milli Görüş hareketinin iktidara gelmesinde rol oynadı. Bu dönemde belediye çalışmalarını; partizanlık yapmama, işi ehline verme, adil olma, rüşvet ve yolsuzluğa fırsat vermeme ve herkesin derdiyle dertlenme üzerine inşa etti.


1995 Genel Seçimlerinde Refah Partisinden Sivas Milletvekili olarak tekrar Meclis’e girdi. Bu dönemde NATO Parlamenter Asamblesi Üyesi olarak görev yaptı. Türkiye’yi temsilen tüm Avrupa ülkelerine ve çok sayıda ülkeye gitti. Bu dönemde rahmetli Erbakan’ın İslam birliğinin oluşturulması, olgunlaştırılması ve D8’lerin kurulması çalışmalarına katıldı. Aynı dönemde Refah Partisi Grup Başkanvekilliğine seçildi. Bu görevini Refah Partisinin kapatılmasına kadar sürdürdü.


Refah Partisi’nin Anayasa Mahkemesince kapatılmasından sonra Fazilet Partisine katıldı. 1999 seçimlerinde Sivas’tan yeniden Milletvekili seçildi. Bu yasama döneminde NATO Parlamenter Asamblesi Üyeliği devam etti. Fazilet Partisinin 2001 tarihinde kapatılması üzerine Saadet Partisi’nin kuruluşunda yer aldı ve Dış İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcılığı görevine getirildi. Erbakan’ın vefatından önce siyasi hareketin çizgisinden sapmaması için oluşturduğu Yüksek İstişare Kurulu’nda, oluşturulduğu tarihten itibaren üye olarak bulundu.


30 Ekim 2016 tarihinde gerçekleştirilen Saadet Partisi 6. Olağan Kongresi’nde Saadet Partisi Genel Başkanlığı görevine seçildi. Evli ve beş çocuk sahibidir.

Tanju Özcan


12 Aralık 1973 tarihinde Galip Bey ve Emine Hanım'ın çocuğu olarak Bolu'da doğdu. Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesinden mezun oluşunun ardından serbest avukat olarak çalıştı. Milletvekili seçilmeden önce belediye meclis üyeliği ve Boluspor yöneticiliği görevlerini sürdürdü.

İlk defa 2011 Türkiye genel seçimlerinde Cumhuriyet Halk Partisinden Bolu milletvekili olarak meclise girdi. Türkiye Büyük Millet Meclisi XXIV. Dönem Başkanlık Divanı Kâtip üyesiydi. Hiçbir partinin tek başına iktidar olmak için gereken sandalye sayısına ulaşamadığı Haziran 2015 Türkiye genel seçimlerinde tekrar CHP Bolu milletvekili olarak meclise girdi. Kasım 2015 Türkiye genel seçimlerinde de CHP Bolu milletvekili olarak meclise girdi. 2018 Türkiye genel seçimlerinde bir kez daha Bolu milletvekili seçildi.İlk kez 29 Mart 2009 yerel seçimlerinde CHP'den Bolu belediye başkan adayı olmuş fakat seçilememiştir. 10 sene aradan ve 3 dönem milletvekilliğinden sonra 31 Mart 2019 tarihinde yapılan yerel seçimlerde CHP'den tekrar Bolu belediye başkanlığına aday gösterildi. Özcan aldığı %52.71 oy oranı ile belediye başkanı seçildi. 5 Nisan 2019 tarihinde kendi isteğiyle Kur'an-ı Kerîm'e el basıp yemin ederek belediye başkanlığı görevini selefi Alaaddin Yılmaz'dan devraldı. Milletvekilliğinden istifa etti.

İyi düzeyde İngilizce, orta düzeyde Almanca bilen Özcan, evli ve 1 çocuk babasıdır.

Devlet Bahçeli

1948 yılında Osmaniye‘de doğdu. Yörede Fettahoğulları olarak bilinen geniş bir Türkmen ailesine mensuptur. İlk öğrenimini Osmaniye’de, orta öğrenimini İstanbul’da tamamlayan Dr. BAHÇELİ, üniversite öğrenimini Ankara İktisadi ve Ticari Bilimler Akademisinde yapmıştır.

Dr. BAHÇELİ, başlangıcından itibaren Ülkücü Hareket‘in her kademesinde görevler üstlenerek Büyük Ülkü Davası’na hizmet etti. Dr. BAHÇELİ, 1967 yılında Ankara İktisadi ve Ticari İlimler Akademisinde öğrenci iken Ülkü Ocağı Kurucusu ve yöneticisi olarak görev aldı. 1970-1971 yıllarında Türkiye Milli Talebe Federasyonu Genel Sekreterliği görevlerinde bulundu. Dr. Bahçeli, bir yandan aktif olarak Ülkücü Hareket’te yeralırken, diğer yandan da ilmi alandaki çalışmalarını devam ettirmiştir.

1972 yılından itibaren Ankara İktisadi ve Ticari İlimler akademisi ve bağlı Yüksek Okullarda İktisat Bölümü asistanı olarak görev almıştır. Dr. BAHÇELİ, yine 1970’li yıllarda Ülkücü Maliyeciler ve İktisatçılar Derneği’nin (ÜMİD-BİR) kurucularından, Üniversite Akademi ve Yüksekokullar Asistanları Derneği’nin (ÜNAY) kurucularından ve Genel Başkanlarındandır. İyi derecede İngilizce bilen Dr. Devlet BAHÇELİ, Gazi Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü’nde İktisat Doktorası yapmış ve aynı üniversitenin İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İktisat Politikasında Ana Bilim Dalı’nda 1987 yılına kadar öğretim üyeliği görevini sürdürmüştür.

Dr. BAHÇELİ yine bu süre içerisinde Türk-İslam alemi, Türkiye ve Dünya Ekonomisi, Türk Tarihi ve Dış Politika konularıyla ilgilenmiş ve bu alanlarda çalışmalar yapmıştır. 12 Eylül 1980 darbesinden sonra cezaevlerine doldurulan MHP ve Ülkücü kuruluşların yöneticileri ile mensuplarının haklı davalarının her platformda savunulmasında takdirle karşılanan çalışmalarda bulunmuştur.

Ülkücü kadroların yetişmesinde önemli görevler de üstlenen Dr. BAHÇELİ, Başbuğ Alparslan TÜRKEŞ tarafından göreve çağırılması üzerine 17 Nisan 1987 tarihinde üniversitesindeki öğretim üyeliği görevinden istifa etmiş, 19 Nisan 1987 tarihinde yapılan MÇP Büyük Kurultay’ında parti yönetimine seçilmiş ve Genel Sekreterlik görevine getirilmiştir.

MÇP ve MHP’nin yönetim kadrolarındaki görevi, günümüze kadar kesintisiz olarak sürmüştür. Çeşitli zamanlarda Genel Sekreterlik, Genel Başkan Yardımcılığı, Merkez Yürütme Kurulu Üyeliği, Merkez Karar Kurulu Üyeliği, Genel Başkan Baş-Danışmanlığı görevlerinde   bulunan   Dr. Devlet BAHÇELİ, 6 Temmuz 1997 tarihli 5’nci Olağanüstü Kongre sonrasında MHP Genel Başkanı görevini üstlenmiştir.

6 Temmuz 1997 tarihinden bu yana Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanıdır. 21 ve 23. Dönemde Osmaniye Milletvekili seçildi.

57. Hükümet’te Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcılığı görevini yürüttü. İyi düzeyde İngilizce bilen Bahçeli, bekârdır.

Mehmet Şimşek


Mehmet Şimşek 1 Ocak 1967 tarihinde Batman'ın Gercüş ilçesinin küçük bir köyü olan Arıca (Kefre)'da sekiz çocuklu ve geçimlik tarım yapan fakir bir ailenin en küçük çocuğu olarak dünyaya geldi.

Babasının adı Hasan, annesinin adı Mehdiye'dir.Anne ve babası Türkçe bilmiyordu. Dört abisi, dört de ablası vardı. Küçük Mehmet daha 5 yaşındayken annesi vefat etti. Ablaları dönemin şartlarından dolayı eğitim alamadılar. Mehmet Şimşek İlkokulun ilk iki yılını köyünde okudu. -Abisi Nazmi Batman merkezde öğretmendi. Kardeşi Mehmet'i yanına alarak ilkokul eğitiminin geri kalanını Batman'da tamamlamasını sağladı. Türkçe konuşmayı burada öğrendi. Ortaokulu İmam hatip'te okudu. Lise eğitimini Gercüş'te bulunan Gercüş Lisesinde bitirdi. Lise eğitiminin ardından o dönemlerde Batman ilinde herhangi bir üniversite bulunmadığı için üniversite eğitimini alabilmek için Ankara'ya gitti.

1988 yılında Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi İktisat Bölümünden dönem ikincisi olarak mezun oldu. Aynı fakültede yaklaşık bir yıl araştırma görevlisi olarak çalıştı ve bir süre akademik faaliyetlerini sürdürdü. Zaman zaman derslere girerek öğretmenlik de yaptı. EtiBank bursu ile lisans ve master yapmak amacıyla İngiltere'ye gitti. Yüksek lisansını University of Exeter'de tamamladı. İngiltere'de eğitim alırken babası vefat etti. Finans ve ekonomi dalında yüksek lisans derecesini almaya hak kazandıktan sonra Türkiye'ye geri döndü.

Şimşek, Türkiye'ye geri döndüğünde üç ay süreliğine EtiBank'ta çalıştı. 1993 yılında mecburi hizmet için geldiği Türkiye'de verilen görevde çalışırken Amerika Birleşik Devletleri Büyükelçiliği'nin ekonomist aradığına ilişkin ilanı gördü ve açılan sınava girerek işe alındı. ABD Büyükelçiliği'nde Türkiye ekonomisi üzerine birtakım analizler yapılan bir bölümde ''Kıdemli ekonomist'' sıfatıyla 4 yıl çalıştı.

Bu 4 yıla yakın dönemin ardından 1997 yılında ABD'de oturma izni aldı ve New York' a taşındı. UBS Bank'ın Hisse Senedi Analiz Birimi'nde işe başladı ancak kısa bir süre sonra 1998'in başında İstanbul'a döndü ve Deutsche - Bender Menkul Değerler'inde çalışmaya başladı. Yaklaşık 2 yıl bu işe devam etti. İki ayrı yabancı yatırım ve danışmanlık şirketlerinden - Merril Lynch ve CSFB- teklif aldı. Merril Lynch'i tercih ederek Türkiye'nin de içinde bulunduğu Akdeniz Bölgesi sorumluluğunu üslendi ve bu ülkelerin makro analizlerini yapan birimde çalışmaya başladı. Kısa bir süre sonra Orta Avrupa ve Rusya da analizlerinin kapsamına dahil oldu ve bu görevi esnasında ilgili bölge ülkelerinin başbakan ve başkan düzeyinde çok sayıda yetkilisiyle görüşmeler yaptı. Çok geçmeden 2005 yılı sonunda Merril Lynch Gelişmekte olan Avrupa, Orta Doğu ve Afrika Bölgesi Ekonomik ve Stratejik Araştırmalar Bölümü Başkanlığına getirildi. Merkez Bankası Başkanlığı'na aday gösterildi fakat ataması Cumhurbaşkanı tarafından onaylanmadı.

Şimşek, 2007 Türkiye Genel Seçimlerinde AK Parti Gaziantep Milletvekili olarak ilk kez Meclise girdi ve Recep Tayyip Erdoğan'ın Başbakanlığında kurulan 60. Türkiye Hükûmeti'nde Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanı olarak yer aldı. 29 Ağustos 2007 tarihinde görevine başladı. Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanlığı görevinin yanı sıra 2007 yılından itibaren Yüksek Planlama Kurulu, Özelleştirme Yüksek Kurulu, Savunma Sanayi Yüksek Koordinasyon Kurulu, Ekonomi Koordinasyon Kurulu, Para-Kredi ve Koordinasyon Kurulu, Bilim ve Teknoloji Yüksek Kurulu üyeliği görevlerini de yürüttü.1 Mayıs 2009 tarihine kadar bu görevi yürüten Şimşek, bu tarihte ilan edilen kabine değişikliği ile Maliye Bakanlığı görevine getirildi. Haziran 2011 Seçimlerinde de AK Parti Batman Miletvekili olarak tekrar meclisteki girdi. Şimşek, kurulan 61. Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti’nde yeniden Maliye Bakanlığı görevine getirildi. Ardından bir kez daha yenilenen Genel Seçim sonucunda Haziran 2015'te bu kez AK Parti Gaziantep Miletvekili olarak tekrar meclise girdi.

Haziran 2015 Genel Seçimlerinin ardından hükümet kurulmadı ve Kasım 2015'te bir erken Genel Seçim yapıldı. Şimşek bu seçimde yine Gaziantep milletvekili olarak bir kez daha meclisteki yerini aldı ve 4 Kasım 2015 tarihinde AK Parti Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu'nun hazırlayıp sunduğu ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın onayladığı 64. Hükümet kabinesinde Başbakan Yardımcısı olarak görevlendirildi. Ayrıca, 2007-2009 yılları arasında Uluslararası Para Fonu ve Dünya Bankası Türkiye Guvernörlüğü ve 2008-2011 yılları arasında İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı Koordinasyon Kurulu Üyeliği görevlerini yürüttü.

22 Mayıs 2016 tarihinde Ahmet Davutoğlu'nun istifa etmesinin ardından hükümeti kurma görevi bu kez Binali Yıldırımı'a verildi. Yıldırım'ın kurduğu 65. Türkiye Hükümetinde Mehmet Şimşek Başbakan yardımcısı olarak yer aldı. Kurulan yeni hükümette Ekonomik Koordinasyon Kurulu Başkanlığı Şimşek'ten alınarak Binali Yıldırım'a verildi.

Mehmet Şimşek 1999 tarihinde evlendiği Amerikalı eşi Annalise Granwald'ten 2009 senesinde ayrıldı. Şimşek 2010 tarihinde şimdiki eşi Esra Kara ile evlendi. Mehmet Şimşek ve Esra Şimşek çiftinin Azra Esma ve Sare Nur adında 2 kız çocuğu bulunmaktadır.

İngilizcesi çok iyi olan Mehmet Şimşek Türk ve İngiltere vatandaşıdır.

Mehmet Şimşek “Emerging Markets” dergisi tarafından 2013 yılında " Yükselen Avrupa’da Yılın Maliye Bakanı" seçildi. Aynı yıl “Foreign Policy” dergisi tarafından da dünyanın en etkili 500 kişisinden biri olarak gösterildi.

Mehmet Özeren


Mehmet Özeren, 1964 de Gündoğmuş merkezde doğdu. İlk, ortaokul ve liseyi Gündoğmuş’ta okudu. 9 Eylül Üniversitesi’ne bağlı Manisa E.Y.O’nu ve Eskişehir AÖF. İktisat Bölümünü bitirdi. 24 Yıl Eğitimci ve idareci olarak devlet hizmetinde görev yaptı. 2009‘da Ak Parti‘den Gündoğmuş Belediye Başkanı olarak başladığı göreve 2014’te tekrar seçildi.

Evli ve 3 erkek çocuk babasıdır.

Mehmet Özeren, 31 Mart 2019 Yerel Seçimlerinde AK Parti Antalya Gündoğmuş Belediye Başkanı seçildi.

Muharrem İnce

 


Muharrem İnce 4 Mayıs 1964'de Yalova'nın Elmalık ilçesinde dünyyaya geldi. Öğretmen ve siyasetçidir. 2018 Türkiye cumhurbaşkanlığı seçiminde Cumhuriyet Halk Partisi tarafından Cumhurbaşkanı adayı yapılmıştır.

2002 ve 2015 yılları arasında yapılan tüm genel seçimlerde Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Yalova milletvekili olarak meclise giren İnce, iki dönem CHP Grup Başkanvekilliği görevini sürdürmüştür. 2014 Türkiye cumhurbaşkanlığı seçiminin ardından 18 Ağustos 2014 tarihinde gerçekleştirilen 18. Cumhuriyet Halk Partisi Olağanüstü Kurultayı'nda Kemal Kılıçdaroğlu ile yarışmak için grup başkanvekilliği görevinden istifa etmiştir. 2018 Türkiye cumhurbaşkanlığı seçiminde CHP'nin cumhurbaşkanı adayı olmuş ve seçime katılan vatandaşlardan %30.67'sinin oyunu alarak ikinci olmuştur

Muharrem İnce, 4 Mayıs 1964 tarihinde Yalova'nın Elmalık köyünde Şerif ve Zekiye çiftinin çocuğu olarak doğdu. Anne tarafından Rizeli. baba tarafından Selaniklidir. 

İlk ve orta öğrenimini Yalova'da tamamlamasının ardından, o dönem Uludağ Üniversitesine bağlı olan Necatibey Eğitim Fakültesi fizik-kimya öğretmenliği bölümünden mezun oldu.

Fizik öğretmeni olarak değişik liselerde ve dershanelerde görev aldı, müdürlük yaptı. Bir süre Yalovaspor'da basın sözcülüğü ve Atatürkçü Düşünce Derneği il başkanlığı yaptı.

İlk olarak 1995 seçimlerinde Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) tarafından Yalova'dan ikinci sırada aday gösterilse de, o seçimde CHP'nin Yalova'dan vekil çıkaramamasıyla meclise giremedi.1998'de CHP'nin Yalova il başkanı seçildi. 1999 seçimleri sürecinde yerel Haberci gazetesinde "Çalakalem" başlığıyla köşe yazıları yazdı.

2002 seçimlerinde CHP Yalova milletvekili olarak meclise girdi. Bu dönemde mecliste eğitim konusunda çalışmalarda bulundu, Millî Eğitim Komisyonu'nda yer aldı. İmam hatip lisesi mezunlarının üniversiteye giriş sınavında düşük katsayıya sahip olmaları uygulamasını kaldırmak üzere meclise sunulan öneriye karşı çıktı, kendisinin çocuklarını maddi nedenlerle özel okula yollamamaya karar verdiği şartlarda "imam hatip lisesi mezunu olduğu için ÖSS'de mağdur olduğunu ve bu nedenle ABD'de okuduğunu söyleyen" Bilal Erdoğan'ın Amerika Birleşik Devletleri'nde okumasını eleştirdi. İmam hatip lisesi mezunlarının üniversiteye girişlerindeki katsayı problemini çözmeyi amaçlayan tasarı TBMM Milli Eğitim Komisyonu'nda tartışılırken "İmam hatipler olmasaydı çiftçi olurdum." diyen Turan Çömez'i; "Düz liseye gitseydin Oxford'u kazanırdın." sözlerini söyledi. Adalet ve Kalkınma Partisinin (AK Parti) getirmek istediği zorunlu din öğretimine karşı çıksa da, "gerçekten seçmeli" olması kaydıyla seçmeli din derslerine karşı çıkmayacağını açıkladı. Türbanlı üniversite öğrencilerinin sorunlarının çözülmesini destekledi, yeterince hızlı çözülemediği için hükûmeti eleştirdi. İlk döneminde, Deniz Baykal'ın liderliğine karşı muhalefet gösterip, 2004'te olağanüstü kurultay düzenlenmesine dair bir deklarasyon imzaladı. Bununla beraber, aralarında Kemal Kılıçdaroğlu'nun da bulunduğu "30'lar hareketi" olarak bilinen bu grubun ikinci bildirisine imza atmadı.

2007 ve 2011 genel seçimlerinde tekrar CHP Yalova milletvekili olarak meclise giren İnce, 24'üncü dönemde Türk Dili Konuşan Ülkeler Parlamenter Asamblesi (TÜRKPA) Türk Grubu üyesi oldu.

İnce, AK Parti'yi ve Recep Tayyip Erdoğan'ı eleştiren konuşmalarıyla tanındı. Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde 25 Aralık 2009 tarihinde yaptığı AK Parti hükümetinin çalışmalarını eleştirdiği 10 dakikalık konuşma sosyal medya üzerinden milyonlarca kişiye ulaştı, birçok gazete ve derginin internet sitesinde yüz bini aşkın yorum aldı

18 Ağustos 2014 tarihinde grup başkanvekilliğinden istifa ederek yapılacak kurultayda genel başkanlığa aday olduğunu açıkladı. 177 delegenin imzasıyla genel başkanlığa aday oldu. 5 Eylül 2014'te yapılan CHP 18. olağanüstü kurultayında genel başkan Kemal Kılıçdaroğlu 740 oy aldı fakat Muharrem İnce 415 oyda ikinci sırada kaldı.

Haziran 2015 ve Kasım 2015 genel seçimlerinde tekrar CHP Yalova milletvekili olarak meclise girdi. 19 Kasım 2015 tarihinde Olağanüstü Kurultay için 500 imza toplamış ancak yeterli imzaya ulaşamadığı için olağanüstü kurultay yapılmamıştır.

İnce, 4 Mayıs 2018'de partisi tarafından 2018 Türkiye Cumhurbaşkanlığı seçiminde Cumhurbaşkanı adayı olarak gösterildi.Bu süreçte, 45 gün içinde 75 ilde 107 miting yaptı. Seçimde %30,67 oy oranına (15.216.199 oy sayısına) ulaşarak en yüksek ikinci oy alan aday oldu. Bu oy oranıyla birlikte 41 yıl sonra ilk kez bir Cumhuriyet Halk Partisi adayı %30 oy oranını geçmiş oldu.

11 Eylül 2019'da verdiği mülakatta, bir sonraki Cumhurbaşkanlığı seçiminde de aday olacağını açıkladı.[30] Sözcü gazetesi yazarı Rahmi Turan, 20 Kasım 2019 tarihli köşe yazısında CHP'li bir siyasetçinin Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ne giderek Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüştüğünü belirterek, üç gün sonra bu ismin İnce olduğunu iddia etti; İnce iddiayı reddederken Turan özür diledi.

Muharrem İnce'nin yeni bir siyasi harekete önderlik edeceği bilgisi ilk olarak Hürriyet gazetesi yazarı Yalçın Bayer'in 31 Temmuz 2020 tarihli yazısıyla gündeme geldi. Bayer, İnce'nin CHP kurultayından sonra parti kuracağını öne sürerken, İnce, kamuoyunun gündeminde yer bulan bu iddiaları 11 Ağustos günü yalanladı ve "şimdilik parti kurma niyeti olmadığını" söyledi.

İnce, Sivas Kongresi'nin yıl dönümünde, 4 Eylül 2020’de Sivas’ta "Bin Günde Memleket Hareketi" adında siyasi bir hareket başlattı.8 Aralık 2020 tarihinde, CHP'den ayrılacağını ve Memleket Hareketi'nin partileşeceğini açıkladı. 8 Şubat 2021 tarihinde “Parti içindeki demokrasiyi yok edip ülkeye demokrasi vadedersen kimse sana inanmaz. Kendi partisinin evlatlarını kucaklayamayanlar, bütün toplumu kucaklayamaz" açıklamasında bulunarak CHP'nin kurucu değerlerden uzaklaştığını ve partinin ilkelerinin artık sadece bir tabeladan ibaret olduğunu iddia ederek partiden istifa ettiğini açıkladı

Muhsin Yazıcıoğlu

 


Muhsin Yazıcıoğlu; 1954 yılında Sivas’ın Sarkışla ilçesi Elmalı Köyü’nde bir çiftçi ailesinin oğlu olarak doğdu. İlk ve orta öğrenimini Şarkışla’da yaptı.

Yüksek öğrenimini yapmak üzere 1972’de Ankara’ya geldi. Üniversite tahsilini, Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesi’nde tamamladı.

1968’de cemiyet (dernek) çalışmalarına başladı. Şarkışla’da Genç Ülkücüler Hareketi’ne katildi. Ankara’ya geldikten sonra ise, Ülkü Ocakları Genel Merkezi’nde görev yapmaya başladı. Sırasıyla; Ülkü Ocakları Genel Başkan Yardımcılığı ve Ülkü Ocakları Genel Başkanlığı yaptı. (1977-78).

1978’de faaliyete geçen Ülkücü Gençlik Derneği’nin kurucu Genel Başkanı oldu. 1980 yılına kadar MHP’de Genel Başkan Müşavirliği görevinde bulundu.

12 Eylül 1980’de yapılan askeri darbenin ardından, MHP ve Ülkücü Kuruluşlar Davası sanığı olarak cezaevine konuldu. 5,5 yılı hücrede olmak üzere 7,5 yıl Mamak Cezaevi’nde kalan Muhsin YAZICIOĞLU, 7,5 yıl cezaevinde kaldığı bu davadan herhangi bir ceza almadı.

Cezaevinden çıktıktan sonra, mağdur olmuş ülkücülere ve onların ailelerine yardim amacıyla kurulan Sosyal Güvenlik ve Eğitim Vakfı’nın başkanlığını yaptı.

1987’de arkadaşları ile birlikte MÇP’de siyasete girdi. MÇP’de Genel Sekreter Yardımcılığı görevinde bulundu.

1991 genel seçimlerinde üç partinin oluşturduğu ittifak bünyesinde, milletvekili adayı oldu. “O, inançlarınızı Meclis’e taşıyacak” sloganıyla, Sivas’tan milletvekili seçildi.

1992 yılı Temmuz ayında, “içinde bulunduğu partinin siyasi anlayışıyla uyuşamadığı için” bir grup arkadaşı ile birlikte MÇP’den ayrıldı. 29 Ocak 1993 tarihinde Büyük Birlik Partisi kuruldu ve bu partinin Genel Başkanlığına seçildi.

24 Aralık 1995’te yapılan erken genel seçimlerde ANAP-BBP ittifakından 20. Dönem Sivas milletvekili olarak, yeniden meclise girdi. 28.02.1996 tarihinde ANAP’tan istifa ederek, BBP’ye döndü.

26 Nisan 1998’de yapılan 3. Büyük Kurultay’da, 8 Ekim 2000 tarihinde yapılan 4. Büyük Kurultay’da, 2 Haziran 2002 tarihinde yapılan 1. Olağanüstü Büyük Kurultay’da,20 Temmuz 2003 tarihinde yapılan 5. Olağan Büyük Kurultay’da,30 Nisan 2006 tarihinde yapılan 6. Olağan Büyük Kurultay’ta ve 15 Nisan 2007 2.Olağanüstü Büyük Kurultayda tekrar BBP Genel Başkanlığına seçilmiştir.

22 Temmuz Erken Genel seçimlerinde BBP’nin seçimi protesto etmesi sebebiyle partisinden istifa ederek Sivas’tan bağımsız milletvekili adayı olup 23. dönem milletvekiliğine seçilmiştir.Daha sonra BBP’ye katılarak TBMM’de Büyük Birlik Partisi Sivas Milletvekili olarak BBP’yi Meclis’te temsil etmiştir.19 Ağustos’ta yapılmış olan BBP’nin 3.Olağanüstü Büyük kurultayında tekrar Genel Başkan olmuştur.

Muhsin Yazıcıoğlu 25 Mart 2009 tarihinde, Göksun, Kahramanmaraş’da geçirdiği helikopter kazası sonucunda vefat etmiştir.

Muhsin YAZICIOĞLU, evli ve iki çocuk babasıdır.

HELİKOPTER KAZASI

25 Mart 2009 tarihinde Kahramanmaraş mitinginin ardından Yozgat’ta yapacağı mitinge gitmek için bindiği helikopter, henüz bulunamayan bir sebepten dolayı düştü. Helikopterin düşmesinin ardından bölgede bulunan İHA muhabiri İsmail Güneş, 112 Acil Servis’i aramış ve yaptığı konuşmada bacağının kırık olduğunu, helikopterde yer alan BBP Sivas il Başkanı Erhan Üstündağ’ın inlediğini, ne BBP Sivas il Başkan Yardımcısı Murat Çetinkaya’dan ne de helikopterin pilotu Kaya İstektepe’den ses geldiğini, Muhsin Yazıcıoğlu’nu ise göremediğini bildirmiştir.

Bölgede yapılan arama çalışmaları sonrasında kazadan 48 saat sonra helikopterin enkazı ve Muhsin Yazıcıoğlu dahil 6 kişinin cansız bedeni 17 gönüllü civar köylüsü tarafından Kes Dağı Kuru Dere Kanlıçukur mevkiinde bulundu.

Muhsin Yazıcıoğlu ve beraberinde 5 kişinin vefat ettiği helikopter kazasının ardından kaza ile ilgili ortaya suikast olabileceğine dair iddialar atılsa da, günümüzde hala kazanın sebebi tam olarak aydınlanmamıştır.

Son olarak 15 Temmuz 2016 tarihinde gerçekleşen FETÖ başarısız askeri darbe girişiminin ardından İzmir’de yakalanan darbeci Astsubay Üstçavuş Aydın Özsıcak’ın, Muhsin Yazıcıoğlu içindeyken düşen helikoptere kısa sürede ulaşıp bunu diğer ekiplere iletmeyen ve helikopterin GPS cihazını sökerken görüntülenen kaza kırım ekibindeki astsubaylardan biri olması sebebiyle hakkında soruşturma açılmış olması ve Özsıcak’ın bir FETÖ mensubu olması sebebiyle kamuoyunda, Muhsin Yazıcıoğlu’nun FETÖ/PDY (Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması) tarafından düzenlenen bir suikast sonucu helikopteri düşürülmek suretiyle öldürüldüğü şüphesi de öne çıkıyor.

Muhsin Yazıcıoğlu’nun cenaze töreni, TBMM’de düzenlendi ve cenaze törenine devlet erkanı dahil yaklaşık 700.000 kişi katıldı.

Yazıcıoğlu’nun cenazesi, ölümünden 6 gün sonra 31 Mart 2009 tarihinde Kocatepe Camii’nden uğurlandı. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde yapılan törende, Yazıcıoğlu’nun Türk bayrağına sarılı naaşının üzeri çiçeklerle donatıldı. Cenaze törenine basın mensupları dahil toplamda 700.000 kişi katıldı. Cenazesi, vasiyetinin üzerine Taceddin Dergahı’na gömüldü. Ölümünün ardından Muhsin Yazıcıoğlu’nun ismi Sivas’ta ve Anadolu’nun birçok şehrinde cadde, park, okul ve vakıflara verildi.